ŞİFALI BİTKİLER
ABD'nin en çok izlenen talk show programına konuk olan 85 yaşındaki Amerikalı milyarder iş adamı David Murdock, hiçbir sağlık sorunu olmadığını, kendini çok dinç hissettiğini ve 125 yıl yaşamayı planladığını söyledi. 4.7 milyar dolarlık servete sahip olan Murdock, bundan birkaç yıl önce North Carolina Araştırma Merkezi'ni kurdu. Burada çalışan uzmanlara 1.5 milyar dolar fon sağlayarak, yaşlanma ve uzun yaşam üzerinde araştırmalar yürütmelerini istedi. İşte o araştırmalardan elde edilen sonuçlar. Uzun ve sağlıklı bir ömür için tüketilmesi gereken besinler
Ananas: Ameliyat sonrası iyileşme sürecini hızlandırır. eklemleri sağlıklı tutar, astımı önler.
Yaban mersini: Bol antioksidan içerir. Beyinde yaşlanmanın etkilerini gecik-tirir
Ispanak: Zekayı güçlü tutar. Karaciğer, yumurtalık, kolon ve prostat kanser-lerinden korur. Besin değeri bakımından en zengin gıdadır.
Kırmızıbiber: Akciğer, prostat, yumurtalık ve rahim ağzı kanserlerinden korur. Güneş yanıklarına karşı etkilidir. Kalp sağlığı için yararlıdır.
Brokoli: Diyabetin vücuda verdiği hasarı azaltır. Prostat, mesane, kolon, pank-reas, meme ve mide kanserleriyle savaşır. Yaralanma durumunda beyni korur.
Domates: Vücutta iltihaplanmayı önler. Yemek borusu, mide, bağırsak, akciğer ve pankreas kanserleriyle savaşır. Kalp hastalığı riskini düşürür.
Elma: Bağışıklık sistemini güçlendirir. Akciğer ve prostat kanserlerinden korur. Alzheimer hastalığı riskini azaltır.
Enginar: Damar tıkanıklığını önler. Zararlı kolesterolü düşürür.
Roka: Doğumdan gelen kusur riskini azaltır. Kemik kırılması tehlikesinin önüne geçer. Gözün sağlıklı kalmasını sağlar.
Böğürtlen: Kemik yapısını güçlendirir. İştahı bastırmaya yardımcıdır. Vücutta yağ yakımını hızlandırır.
Bal kabağı: Gece görüşünü güçlendirir. Kırışıklıklara karşı savaşır. Kalbi korur.
Kavun:Bağışıklığı geliştirir. Cildi güneş yanıklarına karşı korur. Vücutta iltihaplanmanın önüne geçer.
Havuç: Antioksidanları DNA yapısını korur. Kataraktla savaşır. Birçok kansere karşı koruma sağlar.
Kızılcık: Prostat ağrılarını dindirir. Akciğer, kolon, kan kanseri hücreleriyle savaşır. Boşaltım sisteminde enfeksiyon riskini düşürür.
Erik: Kabızlığa karşı etkilidir. Antioksidanlar DNA yapısını korur. Menopoz sonrasında kemikleri güçlü tutar. Kolesterolünüz yüksekse aşağıdaki formülü deneyin. Yüksek kolesterolünüzü bu formülü kullanarak düşürebilirsiniz: Doğanın doğal eczanesi bilinçli kullanıldığı takdirde insanı hem rahatsızlıklardan koruyor hem de hastalıklara karşı şifa sunuyor. Bronşitten aslanağzı, yorgunluktan badem, koles-terolden de elmayla kurtulmak mümkün. İşte sihirli formüller.
Kolesterolünüz yüksekse şu formülü kullanarak düşürebilirsiniz: 8 ekşi elma, 5 limon, 3 maydonoz. Elmaları kabukları, maydanozu saplarıyla birlikte yıkadıktan sonra geniş bir tencerenin içine doğrayın. 5 limonun kabuklarını ince soyarak dörde bölüp tencereye atın. Üzerine çıkacak kadar su koyup kaynatın. Lapa olana kadar kaynatın. Kaynatıktan sonra tel süzgeçten geçirip şişelere doldurun. Her sabah aç karnına bir fincan için. Bu karışıma en az üç ay devam edin. İçebiliyorsanız doğal organik elma sirkesini de bir çorba kaşığı içmenizde fayda var.
Prostat kanseri taraması: Konu kanser olunca, doktorlar erken teşhisin en iyi savunma olduğunu söylüyorlar. Ancak, sözkonusu olan yavaş yavaş ilerleyen ve agresif tedavi gerektirmeyen prostat kanseri olunca tablo biraz daha belirsiz oluyor. Mart ayında, Ulusal Kanser Enstitüsü'nün 10 yılda gerçek-leştirdiği çalışmaya 76 bin erkek katıldı. Katılımcıların yaklaşık yarısı rastgele tarama grubu-na ayrıldı. Her yıl prostata özel antijen testi uygulandı ya da elle muayene edildi. Diğer katılımcılar ise tarama rehberliği almadı ve yılda bir kez test yaptırıp yaptırmama kararı da kendilerine bırakıldı. 7 yıllık sürede, tarama grubundaki 50 erkek prostat kanserinden öldü, normal bakım grubundan ise 44 kişi hayatını kaybetti. Başka bir ifadeyle, tarama (görüntüle-me) ve erken teşhis prostat kanserinden ölüm oranını azaltmadı.
KIŞ SEBZELERİNİN FAYDALARI Kış sebzeleri vücudumuzun hastalıklara karşı savunma mekanizmasını güçlendiriyor. İşte her derde deva kış sebzeleri… Kış ayları soğuk havalar nedeniyle hastalıkların arttığı ve bağışıklık sistemimizin kuvvetini yitirdiği, vücudumuzun daha fazla vitamine ihtiyaç duyduğu dönemlerdir. Kış sebzeleri de bu durumda yardımımıza yetişen en faydalı besinlerdir. Vücudumuzun eksikliğini yaşadığı tüm antioksidanlara sahip olan kış sebzeleri vücudumuzun savunma mekanizmasını güçlendirir ve bizleri hastalıklardan korur. İşte kış sebzeler ve tüm faydaları…
Brokoli Vitamin ve mineral deposudur. Bağışıklık sistemini güçlendirir.Kalsiyum açısından zengindir. Lif oranı yüksektir. Lifli yapısı ile sindirimi kolaylaştırır ve şişmanlığa karşı faydalıdır. Kansere karşı koruyucu etkisi yükseltir (özellikle meme, akciğer ve bağırsak kanserinde). Mikrop öldürücüdür. İdrar yolu hastalıkları ve prostata karşı koruyucudur. Cinsel gücü arttırır. İktidarsızlık ve kısırlıkta faydalıdır. Kemik erimesi ve kansızlığa iyi gelir.
Lahana Kandaki şeker miktarını düşürür; vücutta biriken zehirli maddelerin atılmasını sağlar. A, B ve C vitaminleri açısından zengindir. Bol posa içerir.Bağırsak kanserine karşı koruyucu özelliğe sahiptir. Düşük kalorilidir.Tohumları idrar söktürmeye yardımcı olur. İçinde bulunan B vitamininin iştah kesicidir. Dolayısıyla form korumanızı sağlar.Sarılığa, saf-ra kesesi hastalıklarına ve astıma karşı da faydalıdır.Tiroit bezlerinin aktivitesini yavaşlattığı için sakinleştirici bir etkisi vardır. Özünde bulunan selenyum ise cilde tazelik verir.
Karnabahar Hem enfeksiyonlara karşı etkin, hem de antibakteriyel birçok madde içerir. Kronikleşmiş idrar yolları enfeksiyonlarına iyi gelir. İçeriğinde bulunan bol miktarda fosfor, osteoporozu önleyici ve kemik oluşumunu destekleyici etkiye sahiptir. Vitamin ve mineral yönünden zengindir. Zihinsel ve bedensel yorgunluğa çok iyi gelir. Bağırsakların düzenli çalışmasını sağlar. İçeriğindeki A, C, B1 ve B2 vitaminleri kolesterolü düşürür, kabızlığı giderir. Bol miktarda kalsiyum, potasyum, fosfor ve demir içerir. Romatizma ağrılarına iyi gelir ve dalak şişkinliğini azaltır.
Ispanak A ve C vitaminleri açısından zengindir. Soğuk algınlığını önler. Mide, karaciğer ve pankreas salgılarını uyarır. İçeriğinde demir, magnezyum, fosfor, iyot, potasyum ve sodyum bulunur.
Bol kan yapar. Ispanağın suyu ise kalp kaslarını kuvvetlendirir. Çiğ olarak tüketildiğinde vücudun lif ihtiyacını karşılar. İçeriğindeki folik asit sayesinde Alzheimer hastalığı ihtimalini azaltır. İçeriğindeki K vitamini sayesinde kemik gelişimine faydalıdır. Akciğer kanseri ihtimalini azaltır.
Havuç A vitaminin ön maddesi olan karotenleri içerir. Vücuda, kalbe ve gözlere kuvvet verir. Astım, bronşit gibi solunum yolu hastalıklarına ve öksürüğe karşı faydalıdır. Kansere karşı koruyucudur. Vücuttaki zararlı maddeleri uzaklaştırmaya yardımcı olarak kanı temizler. İdrar ve gaz söktürücüdür. Kabızlığı giderir, ishali keser. Bağırsakları çalıştırarak sindirime yardımcı olur. Bağırsak iltihaplarını ve böbrek ağrılarını giderir. Bağırsak kurtlarını düşürmeye yardımcı olur. Romatizma ve gut hastalığına iyi gelir. Kandaki kolesterol oranını düşür.Kalp hastalıkları ve damar sertliğine faydalıdır. Kalp krizi ve felç riskini azaltır.
Cinsel gücü arttırır. Bitkinliğe ve kansızlığa iyi gelir. Cilde tazelik ve canlılık verir. Cilt hastalıklarına karşı yararlıdır. Diş etlerini güçlendirir.
Kereviz İyi bir antioksidandır.Sindirim sistemini rahatlatıcı bir etkiye sahiptir. Kerevize özel kokusunu veren fitalid maddesi, kandaki stres hormonunu azaltır. Damarların gevşemesini ve kolesterolün düşmesini sağlar. Karaciğeri korur. Siroza dönüşebilme riski olan Hepatit B ve C hastalarının kerevizi haftada en az bir kez tüketmeleri önerilir.
Pırasa Potasyum, kalsiyum, demir ve fosfor bakımından çok zengindir. C, B1, B2 ve A vitamini içeriği yüksektir. Böbrek taşlarının oluşumunu engelleyici maddelere sahiptir. İçerdiği posa sayesinde kabızlığa da iyi gelir. İyi kolesterolü (HDL) yükseltir, kötü kolesterolü (LDL) düşürür. Kan basıncını düşürerek felç ve kalp krizi riskini azaltır. Haftada 2 kez tüketildiğinde vücudu kanser yapıcı toksinlere karşı korur. Pırasanın suyu ise öksürüğü keser.
Toksin Atmak İçin Lahana Kürü Beyaz lahananın toksin atıcı ve kolon kanserini önleyici özelliğinden faydalanabilmek için, kaynayan yarım litre suya 6-7 adet beyaz lahana yaprağı parçalamadan (tüm olarak) konularak, on dakika ağzı kapalı olarak kısık ateşte haşlanır, sabah ve akşam olmak üzere aç ya da tok karına birer su bardağı içilir. Bu uygulamaya toplam beş gün devam edilir. Beş gün uygulandıktan sonra üç gün ara verilirerek tekrar beş gün uygulanır. Böylece toplam on günlük kür tamamlanmış olur. Bu kürü uygulamaya başladığınızın ikinci ya da üçüncü günden sonra vücudunuzun terlediğini ve özellikle de yüz kısmınızda yağlı yağlı terlediğinizi görüreceksiniz. Bu kürü uyguladığınız dönemlerde daha sık banyo ya da duş yapmanız sizi hem daha çok rahatlatacaktır hem de deri gözenekleriniz açıldığı için daha rahat toksinli-yağ atmanıza yardımcı olacaktır. Unutmayın ki, toksin atan vücut kendini yeniler.
Şeker Hastalarına Özel Kür 1 adet kabuk tarçını 1 su bardağı kaynar suya atın.% dakika kaynatın. (daha fazla ya da az değil yalnız 5 dakika) İçine tarçından başka hiç birşey katılmayacak. 1 haftada 3 ya da 4 gün ve günde bir bardak içilecek.
Uyulması gerekenler : -Kabuk tarçın içinde küf veya mantar oluşmuş olma ihtimaline karşı kullanılmadan önce kırılarak soğuk su ile yıkanmalı. -1 bardak su ve 1 adet kabuk tarçından başka hiçbir şey kullanılmayacak -Hiç bir tatlandırıcı kullanılmayacak -Etkisini arttırır düşüncesiyle başka bir şey ilave edilmeyecek -Bu yöntem kan şekerini düşürmek amacıyla kullanılmamalı.
Karaciğer Yağlanmasına Karşı Maydonoz Limon Kürü Karaciğer yağlanması (Hepatosteatoz) için mükemmel bir yardımcı tedavi maydanoz-limon kürü uygulamasıdır.
Maydanoz-Limon kürünün uygulama şekli : Saplı olarak 15-16 adet taze maydanozu mutfak robotuna yada blendera eliniz ile biraz parçalayarak koyun ve üstüne yarım limon suyu (iki yemek kaşığı) ve yarım bardak su ilave edin. Mutfak robotunuzu çalıştırın, iyice karıştırarak sabah kahvaltısından yarım saat önce aç karnına tamamını için. En erken yarım saat sonra kahvaltıya başlayabilirsiniz. Onbeş gün ara vermeden her gün sabah bu kürü uygulayın ve onbeş günlük uygulamadan sonra bir hafta ara verin. Bir hafta ara verdikten sonra tekrar onbeş gün aynı şekilde uygulayın ve kürü sonlandırın. Beş-altı ay sonra durumunuza göre bu kürü aynı şekilde tekrar edebilirsiniz.
Orta ve İleri Derece İçin Eğer,orta ya da ileri derecede karaciğer yağlanması söz konusu ise, Maydanoz Limon kürüne paralel olarak aynı günün akşam yemeğinden iki saat sonra lavanta kürü de uygulanmalıdır. Yılda 2-3 kez uygulanacak Maydanoz-Limon kürü ile karaciğer yağlanmasını önlemiş olursunuz. Karaciğer yağlanması fibroz ya da siroza dönüşebilmekte veya karaciğer kanserine neden olabilmektedir. Bu kürle hem karaciğer yağlanması önlenir hem de karaciğer arındırılır. Dikkat: Hiç bir kürü alışkanlık haline getirmeyiniz ve sürekli uygulamayınız. Uyarı: Hekim kontrol ve önerilerini ihmal etmeyiniz. Bu bitkinin çayı her derde deva
Mide ve bağırsak gazlarını giderir ve idrar söktürür... Mide ve bağırsak gazlarını gideren ve idrar söktüren dereotunun fayda listesi hayli kabarık. Özellikle uyku problemlerini düzenlemekte rahatlatıcı etkisi var. Bunun yanı sıra dereotunun hazmı kolaylaştırdığı, mideyi rahatlattığı ve sinirleri güçlendirdiği bilinmektedir. Yapılan çalışmalar kan basıncını ve kolesterolü düşürdüğünü göstermektedir. 10 Dakika Demleyin 1 demet dereotunu kaynamakta olan suya atarak 2-3 dakika kaynatın. On dakika kadar çayın demlenmesini bekledikten sonra tüketin. Sabah, öğle ve akşam yemeklerinden 15 dakika önce aç karnına, 1 yemek kaşığı dolusu taze yeşil dereotunu bir kaç kez çiğnedikten sonra 2-3 yudum su ile yutun. Basura karşı mükemmel bir çözüm getirmektedir. Bir ay boyunca uygulanmalıdır.
Prostat İçin Faydalı
Brokolinin Kullanılış Şekli Domates Başta olmak üzere, pembe greyfurt ve karpuz, siyah çikolata, yaban mersini, sarımsak, soya fasulyesi ve çay. Bu yardımcı tedavi şekline başlamadan önce mutlaka bir hekime gittiğinizi kabul ediyoruz. Kesinlikle bir hekime gitmeden prostat şikayetlerine iyi geliyor-muş düşüncesiyle hareket ederek, brokoli kür tedavisini uygulamayınız. Mutlaka hekime gidiniz ve teşhisinizi koydurunuz. Eğer konulan teşhis; Prostatitis veya BPH ( iyi huylu Prostat büyümesi) veya idrar yolları enfeksiyonu ise bu taktirde brokoli kür tedavisini çekinmeden bir yardımcı tedavi olarak uygulayabilirsiniz. Brokoli'nin yan tesiri yoktur ve ilaçlarla da etkileşmesi söz konusu değildir. Ancak brokoliye karşı alerjisi olanların bu tedaviyi uygulamamaları gerekir. Genel bir kural olmamakla beraber, süte karşı alerjisi olanların % 25 oranında da brokoliye karşıda alerjileri olduğu gözlenmiştir. Hekiminizin size verdiği ilaçları alarak, Brokoli tedavisini de bir yardımcı ve önleyici tedavi olarak uygulayabi-lirsiniz. En az 250 gram Brokoliyi 1 litre suda su kaynadıktan sonra ağzı kapalı olarak hafif ateşte 5-6 dakika pişiriniz. Suyunu ılıttıktan veya soğuttuktan sonra, yarı-sını sabah diğer yarısını da akşam yemeğinden 20 dakika önce aç karına içiniz. Brokoli suyunu içtikten sonra 20 dakika su hariç hiç bir şey yemeyiniz ve içme-yiniz. Pişirdiğiniz brokoliyi de öğleyin yemeğinizin yanında salata olarak yeyi-niz. Bu işlem 21 defa uygulanacak ve Brokoli suyu her gün taze olarak hazırla-nacaktır. Yani bu küre 21 gün devam edilecektir. Brokoliyi pazarlarda, manavlarda ve bazı süper marketlerde taze veya dondu-rulmuş olarak bulabilirsiniz. Brokoliyi alırken taze ve sararmamış olduğuna dik-kat ediniz. Eğer Brokoloyi fazla miktarda aldıysanız, 250 gramlık porsiyonlar halinde yıkamadan mutlaka buzdolabınızın buzluk kısmında saklayınız. Günlük ihtiyacınızı her gün buzluktan alıp, yıkayıp hazırlayınız.
Hazırlanması ve Kullanılması : Bitkinin hem odunsu saplarını hem de çiçekli bölümlerini kullanabilirsiniz. En az 250 gr, en fazla 500 gr brokoli 1 litre suyla agzı kapalı bir kapta 5 dakika kaynatılır. Süzülüp bir başka kaba alınan brokoli suyunun yarısı sabahları aç karnına diger yarısı da aksamları yine aç karnına içilmelidir (ılık veya soguk). Hazırlanan 1 lt su aynı gün tüketlimeli ve ertesi gün için yenisi hazırlanmalıdır. Brokoli suyu içildikten sonraki 20 dakika boyunca su hariç hiç bir sey yenilip içilmemelidir. Aynı zamanda ögle yemeklerinde de haşlanmış brokoli yenmesinin bir çok avantajları vardır. Bu uygulama 1 hafta boyunca her gün yapılmıs olacaktır. Her 7 günden (1 Hafta) sonra 3 günlük bir ara verilmelidir. Bu işleme 21 gün (3 hafta) devam edilmelidir (3 'er günlük aralar hariç)
NOT: 1 lt su için 250 gr'dan fazla kullanılan brokolinin etkisi artar fakat 500 gr'dan fazlası da gerekmez. 1-2 yıllık prostat hastaları için 21 günlük brokoli kürü yeterlidir. 21 günlük brokoli kürünü tamamlayan hastalar belki 5-6 ay sonra tekrar bir rahatsızlık hissedebilirler. Böyle bir durumda sadece 10 günlük bir brokoli kürü yeterli olacaktır. Uzun bir süreden beri prostat rahatsızlığı olan hastalar (4 yıldan fazla) için 21 günlük brokoli kürü rahatsızlıklarını geçici bir süre gidermek için yardımcı olacaktır. Bu durumdaki hastalar 45 gün brokoli kürü uygulamalıdırlar.(Yine aynı şekilde her 7 günden sonra 3 gün ara vererek)
Brokoli Kürü Esnasında Dikkat Edilmesi Gerken Hususlar: Brokoli kürü (tedavisi) boyunca, baharat ve baharatlı yiyecekler kesinlikle yasaktır ve her çesit kahve ile hayvansal yaglardan da kaçınılması gerekir.
Brokoli Tedavisi Esnasında ve Sonrasında Beklenen Sonuçlar: Sertleşme problemlerinin düzelmesi (Erectile dysfunctions) İdrar yapma zorluklarında düzelme Meni miktarının artması Kısırlığın giderilmesi Yaşam kalitesinin normalleştirilmesi Urogenital sistemden (Böbrek, prostat, mesane vs.) patojen mikropların temiz-lenmesi PSA 'nın düşürülmesine katkı (Prostate Specific Antigen) Genito-Urinary sistemdeki spazm ve kramplar için fayda Brokoli, kür esnasında eş zamanlı olarak aşağıdaki faydaları da sağlar: Kolesterol seviyesinin düşürülmesi Bağırsak hareketlerinin düzenlenmesi Kan basıncının ayarlanması Bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi Kaynatılmış Brokoli Kullanmamızın Sebebi Nedir? Taze veya kaynatılmamış brokoli,harekete geçirilmemesi gereken (aktif hale gelmemesi gereken) bazı enzimler içerir. Bu enzimleri etkisiz hale getirmenin en basit yolu, brokoliyi 5 dakika su içinde kaynatmaktır. 5 dakikalık bir kaynatma sonucunda bu enzimler etkisiz hale geleceklerdir. Eğer bu enzimler etkisiz hale getirilmezlerse brokoli, BPH (Iyi huylu prostat büyümesi), prostat ve genel olarak idrar yolları enfeksiyonlarından müzdarip olanlara başarılı bir sekilde tedavi yapmayacaktır. Brokoli çok önemli bilesikler içerir. Bu bilesikler sadece sözkonusu enzimler etkisiz hale getirildikleri zaman, prostat, BPH ve idrar yolları enfeksiyonu hastalarını tedavi edebilirler. Eger bu yapılmazsa brokolinin içerdigi enzimler, brokolinin bu hastalar üzerindeki etkisini azaltıcı farklı reaksiyonlara başlarlar.
PROSTAT Prostat Büyümesi veya İyi Huylu Prostat Büyümesi (BPH), prostat bezinin yavaşça büyüyerek idrar yolu üzerinde bahçe hortumuna geçirilen bir kıskacın ortaya çıkardığına benzer bir basınca neden olan doğal bir durumdur. Prostat büyümesinin yaygın görülen belirtileri arasında
Aşağıdakiler vardır: - Özellikle geceleri, sık sık idrara çıkma - Ani bir idrar yapma isteği – İdrarı yapmaya başlarken zorlanma - Ağrı veya yanma - Mesanenizin hiçbir zaman tam olarak boşalmadığını hissetme - Damlatma veya kaçırma - İdrar akışının zayıf olması GreenLight Lazer Tedavisi, "İdrar Yolundan Prostat Alınması" (TUR-P) olarak bilinen geleneksel ameliyat işlemin etkisinin daha az yan etkiyle elde edildiği bir tedavi türüdür.
GreenLight, prostat büyümesi olan hastaların çoğunluğu için uygundur. Greenlight Lazer uygulaması sadece buharlaş-tırılacak dokuyla sınırlıdır. Büyük yaralar açmadan tedavi edilecek bölgeye ulaşma imkanı sağlar. Bu teknoloji, kalp ve akciğer rahatsızlıkları gibi genel anestezi ile ameliyat olma riski bulunan hastalara lokal anestezi ile ameliyat olma imkanı sunmaktadır. Hasta hiç kan kaybetmediği için hastaların ameliyat sonrası çok rahattır. Bu operasyon hastanede yatmaya gerek kalmadan, aynı gün taburcu olma olanağı sağlamaktadır. Çok kısa sürede eski yaşantınıza dönme olanağı sağlar. Operasyon sonucunda cinsel fonksiyon bozukluğu riski bulunmaz. Greenlight Lazer ile prostat tedavisinde alınan neticeler devamlıdır, kapalı ve açık prostat ameliyatlarındaki kadar kalıcıdır. Kapalı ameliyatta olduğu gibi yalnız küçük prostatlara değil, açık ameliyat gerektiren büyük prostatlara da uygulanabilmektedir.
Hemoroidin teşhis edilmesi ne kadar sürer? Detaylı bir hasta görüşmesi ve makat bölgesinin muayenesi genellikle 10 dakikalık bir görüşme ve 1-2 dakikalık bir muayenenin ötesine geçmemektedir. Ancak detaylı tetkiklerin istenmesi bu tanı zamanını 2-3 güne kadar uzatabilmektedir.
Hemoroid için neden bir uzmana başvurmak gerekiyor? Hemoroid yakınmaları klasik şikayetler olmayabileceği gibi, başka hastalıkların bulguları da ilk etapta hemoroidi taklit edebilir. Dolayısıyla kesin tanı için mutlaka bir genel cerrahi uzmanının muayenesinden geçmek gereklidir. Doğru tanı tespit edildikten sonra ise tedavi her zaman ortak olmayıp hemoroidin yerleşimi ve derecesine göre değişkenlik göstermektedir. Böylece geç tanı, önemli hastalıkların gözden kaçması ve yetersiz tedavi önlenmiş olur.
Kabızlık ve hemoroid arasındaki ilişki nedir? Hemoroidin nedeni genellikle makat basıncının artışıdır ve bu durum özellikle ülkemizde kötü beslenme alışkanlıkları nedeniyle çoğunlukla kabızlık sorunu olan insanlarda gözlenir. Bu ilişki o kadar ciddidir ki kabızlık düzelmeden en iyi cerrahi yöntemler bile başarısız olabildiği gibi, kabızlığın tedavisi ile bazen başka hiçbir girişime gerek olmadan tüm hemoroid yakınmaları ortadan kalkabilir.
Çok ilerlemiş vakalarda hemoroidin kansere dönüşme riski var mı? Hemoroid hastalığı konusunda en sık sorulan soru bu hastalığın kanserle ilişkisinin olup olmadığı veya kanser için zemin hazırlayıp hazırlamadığıdır. Hemoroidler ve benzeri hastalıklar kesinlikle kanserleşmezler ancak kalın bağırsak kanserini maskeleyebilirler.
Hemoroid kalın bağırsak kanserini nasıl maskeliyor? Kalın bağırsak kanserinin erken tanısını koymanın tek yolu dışkılamayla makattan kan gelmesi durumunda hemen doktora başvurmaktır. Böylece yapılan muayene ve tetkikler sonucunda çok tehlikeli olup erken döneminde yakalandığı takdirde tedavisi mümkün olan kalın bağırsak kanserinin tanısını koymak mümkün olabilmektedir. Tedavi edilmemiş hemoroid hastalığı olan ve günlük kanamalara alışmış bir kişide ayrıca kanser geliştiğinde bu hastalığa bağlı oluşan kanamalar hasta tarafından önemsenmemekte, bu erken tanı ve uygun tedavi ile olası hastalıktan kurtulma şansını kaybedebilmektedir.
Hemoroidde sık görülen kanama hastada kansızlık nedeni olabilir mi? Evet, hatta özellikle ülkemiz için kansızlık nedeniyle iç hastalıkları polikliniklerine başvuran birçok hastanın asıl sorunu hemoroid kanaması olup kansızlığın ilaç tedavileri hemoroidin tedavisi yapılmadığı için başarısız olmaktadır.
Ömrü uzatan meyveler Okinawa'da insanlar, bol bol meyve yiyor. Mümkünse kabuklarıyla birlikte tüketilen meyveler, vücut sağlığının en önemli yapı taşları olan vitamin, mineral, lif içeriyor. Fransız gazeteciler Anne Dufour ve Laurence Wittner, 'Okinawa Rejimi' adlı kitapta Okinawalı asırlıkların her gün 2-4 porsiyon meyve yediğini söylüyor: “Bir porsiyon meyve, bir elma ya da iki kirazdır. Birinden ya da diğerinden birer kilo demek değildir. Peki bir porsiyon meyve ne kadardır? Orada bir meyve (elma, armut, portakal) veya iki küçük meyve (çilek, erik) ya da 100 gram kızıl meyve, 100 gram üzüm, bir dilim ananas veya bir dilim karpuz da bir porsiyondur. PORTAKALOkinawa'da en fazla tüketilen meyveler arasındadır. Portakalı C vitamini ile dolu olmasından bilirsiniz ama hepsi bu değil. Bütün turunçgiller gibi yeterli oranda kalsiyum taşır ve aynı zamanda anti-kolesterol lifler taşır. Ve unutmayın, meyve en iyi tatlıdır.
ANANAS Egzotik meyvelerin başında gelir. Düşük kalori yoğunluğuyla ilgi çeker. Sindirim proteinlerini üreten, özellikle balık ve ette bulunan 'bromelain' adında bir enzim içerir. Bu enzim kan pıhtılaşmasını dengeler ve kalbi korur. Bundan başka midede kanserojen maddelerin birleşmesine engel olan enzimleri içerir ve mideyi korur.
AVOKADO Kalori yoğunluğu çok yüksektir fakat günlük mönüde yer alacak iyi bir adaydır. Çünkü, yağları çok yararlıdır (zeytinyağı kadar iyidir) ve diğer yandan kalp için iyi bir kozdur. Örneğin, lifleri, E vitamini anti-kolesteroldür ve çok iyi bir antioksidandır.
ELMA Kolesterolü ve tansiyonu düşürür. Düzenli olarak belli oranda tüketmek anti-aging etkinlik sağlar, kandaki şeker oranını düzenler ve diyabetin hızlandırdığı erken yaşlanmayı engeller. Bağışıklık sistemini güçlendirir, her gün yemek çok iyidir. Eklem ve romatizma ağrılarını keser. Kabızlığı engeller ve ishali keser.
ERİKO kinawa'da, genellikle salamurası yapılır ve macun kıvamında kullanılır. Sade bir şekilde pirinç ya da çaya eşlik eder. C vitamini konusunda alçakgönüllüdür ama kan damarlarını güçlendiren, etkililiğini artıran ilgi çekici unsurlarca zengindir. İdrar sökücüdür, bağırsakları yumuşatıcı etkisi vardır. Mineralden zengindir ve iyi bir anti-aging kaynağıdır!
KARPUZ Serinletici etkisi dışında, su içeriğiyle rekor kırar, ama diğer nitelikleriyle de bilimsel olarak ilgi çeker. Yüksek oranda keratin içerir, (portakal renginde bir kavun seçin), lif olarak zengindir ve anti-aging'dir. Diğer meyve ve sebzeler gibi sayısız kanser ve kardiyolojik hastalıklardan korunmada etkilidir.
KİRAZ Kiraz zamanı, Okinawa'da en güzel mevsimdir. Kiraz, pigment olarak güçlü koruyucuları sayesinde kılcal kan damarlarını korur. Vücudun diğer bölümlerine dağılan (ayaklar, eller, gözler) flavonoid'ler olarak adlandırılan bu pigmentler, kan dolaşımını destekler ve organların düzenlenmesini sağlar. Bu, yaşlılıkla savaşmada önemlidir.
LİMON Bütün turunçgiller gibi limon da sağlığa olan çok büyük katkılarıyla tanınır. Vitaminler ve flavonoid'ler le kan damarlarını güçlendirir. Kan dolaşımı yoluyla organlarımıza, hücrelerimize tıpkı benzin gibi güç verir ve vücudun yaşamsal vitamin materyallerini sağlar. Üstelik kanserden korunmada da önemli bir yeri vardır. Bütün yemeklerimize biraz limon suyu katarak onun faydalarından yararlanabiliriz, çünkü limon kandaki şeker oranını ve aynı zamanda kan basıncını düşürür.
BAHARATLAR Kardomom Bağırsaklar ve solunum için çok yararlıdır. Tohumları doğrudan yeterli miktarda çiğnenir. Aynı zamanda tatlılarla da kullanılır.Zencefil Üstün özellikleriyle dikkati çeker. Tadı damağa uygun değildir, ama güçlü özellikleri oybirliğiyle kabul görür. Zencefil sindirime yardımcı olur ve mide bulantısıyla savaşır, hamile kadınları sakinleştirir. Kanı sıvılaştırır, enfarktüs ve beyin rahatsızlıklarına yol açan pıhtılaşmadan korur. Basitçe kan dolaşımını kolaylaştırır. Kirazla birlikte romatizmayla savaşır. O halde taze bir zencefil kökü almayı düşünün. (Genelde kurumuş ya da dondurulmuş olarak satılır.) Sebze ve balıkla güzel bir koku verir. Hardal Sadece bifteğin üzerinde sarımtırak rengiyle düşünmeyin. Dijon hardalı olarak bulmak zorunda değilsiniz. Hardal, her yerde küçük bilyeler halinde sunulan bir baharattır. (Hep kavanozlarda saklanırdı bilirsiniz). İdrar söktürücü, bağırsakları yumuşatıcı ve uyarıcı etkisi vardır.Karabiber Herkes tarafından bilinir, tek başına tüketilen baharatların dörtte birini karşılar. Düşük dozda pankreas ve mide dostudur. Nezle ve ateşle savaşır, ama özellikle idrar yolları rahatsızlığınız varsa az tüketmelisiniz.ZerdeçalAnti-aging baharatlarının yıldızıdır. Sağlığa iyi gelen baharat grubunun aslandır. Kendine özgü özellikleri ile aspirinden daha çok anti-enflamatuardır. Geleneksel olarak inkar edilemez; anti-viraldir. Diğer bir deyişle grip ve nezlede virüslerin yayılmasını engeller. Genel olarak bağışıklığı güçlendirir. Enfarktüse bağlı kan dolaşımını engeller. Diğer bir deyişle kolesterol oranını düşürür. Bazı kanserlerin (özellikle bağırsak ve prostat) gelişmesini engeller. Karındaki şişliğin giderilmesine yardımcı olur. Menopoza bağlı semptonların azalmasına yardımcı olur. Güzel bir CV değil mi? Kabızlık için Pratik Bitkisel Formüller : 1 su bardağı kaynar su içine 5-6 yaprak sinemaki yaprağı, birer çay kaşığı anason ve rezene havanda ezilerek konulur. 15 dakika demlenerek; aç karnına günde 1-2 bardak içilir. Sıcak bal şerbeti içilir. Günde 1 defa açken; 1 tatlı kaşığı keten tohumu tozu suyla içildiğinde bağırsakları çalıştır-maktadır. (Keten tohumunda dikkat edilmesi gerekenler) Kayısı, erik, incir kurusu ve taze incir bağırsakların çalışmasını hızlandırır. 1 bardak suya 10 gram parçalanmış keçiboynuzu konulur ve 10 dakika kaynatılır. Bu karışımdan günde 3 bardak içilir. Lahana yaprakları sıkılarak elde edilen sudan; sabah akşam aç karna, öğle ve gece yatarken birer bardak içilir. Lahana yaprakları 10 dakika kadar kaynatılır ve süzülür. Bu sudan günde 2-3 bardak içmek fayda sağlar. Yarım litre suya 3 tatlı kaşığı çayır papatyası konulur. 8 saat bekletilir ve 1 günde tüketilir. 15 kadar taze gül yaprağı haşanır, tatlandırılıp içilir. 5 gram kiraz yaprağı, 1 bardak kaynar suya konulur. 10 dakika bekletilip günde 3 bardak içilir. 3 adet orta büyüklükte soğan ince ince doğranır ve yarım litre suda 1 gece bekletilip süzülür. Yemeklerden önce günde 3 defa birer fincan içilir. Salatalık kabuğuyla maydanoz kaynatılıp içilir. Eski yazarlar cinsel gücü artırıcı etkisinden sıkça bahsederler. Bu etki için ısırgan tohumuhavanda dövülür, bal ile karıştırılarak macun yapılır ve günde 2-3 çay kaşığı alınır. 15.08.2008
HAMİT KURT
|